diyojen’e sorarlar:
-üstad, bir adamın zekasını nasıl anlarsın?
+konuşmasına bakarım.
-peki ya hiç konuşmassa?
+henüz o kadar akıllısına hiç rastlamadım.
Sanırım insan büyükdükçe akıllanıyor, akıllandıkçada susuyor. Bakıyorumda eskiden daha çok konuşurdum, artık daha çok dinler, sonra konuşur, az konuşur oldum. Eskiden konuşmayınca orada değil gibi hisseder, kendimi göstermeye çalışır, bende varım derdim. Konuşmayınca, söylemeyince unuttum sanmasınlar isterdim. Artık sustukça hatırlıyorum. Akıllandıkça susuyor, sustukça akıllanıyorum.
Ustad iyi olacakmiyiz onu soyle bari..
bende sustum sonunda, cümlelerim kisaldi kelimeler azaldi.
doğrudur!
susan alimdense konuşan çoban daha hayırlıdır
Ne kadar doğru, az ama öz ve düz konuşur oldum son zamanlarda.
Mükemmel sözler ne denebilirki.. Susmak karşındakinin konuşacak birşeyi olmadığı anlamına gelmez.Susmak dinlemek ve dinledikten sonra gözlerle cevap vermektir verebilene tabii ki..
hayatın gerçeği
ben kafam bozuk oldugumda susuyorum ama arkdaşlarım susmama kızıyor ama susmassam arkadaşlarım kalmaz ki!!!!!:(
Iyi bir baslangic
…
Yukarida yazanlari uzun zamandir hayatimda yasiyorum.Nedense cok konusmak gelmiyor icimden..Geyik tabir edilen konusmalar,gereksizce sorulan sorular icimi sikiyor..Insanlari dinliyorum..isyerinde toplantilarda vir zir kendini gostermek icin konusanlar bana komik geliyor..Bos teneke cok ses cikartiyor,
sevgiler
Sanırım insan büyükdükçe, yaşadıkları çoğalıyor, etrafındaki insanlara güveni azalıyor, konuştukça sözcükleri başına iş açıyor, sonra büyüyor, akıllandığını sanıyor ; temkinli davrandığını ve akıllandıkça da anlatacak çok şey olsa da dilini kilitli tutuyor.. Aşık oluyor susuyor, acısı varken susuyor, öfkelenince susuyor, çok şey bilse de susuyor..Ama nasıl derler hani, susmak çoğu zaman verilebilecek en güzel cevap..
daha çok konuşup varlığımızı hissettirir ardından susarak kendimizi aratabiliriz sanki.düşüncelerimizle varız ve onlar konuştukça açığa çıkar susmak pekbişeye çözüm olmasagerek